20 yasında genç bayanım. Cinselliğe hiç istek duymuyorum. Evleneceğim erkek arkadaşım ise aksine cinselliğe çok aşırı düşkün. Ne önerirsiniz?
G.O. / Rize
Genç bir bayanın cinsel istek duymamasının ardında; sıklıkla cinsel bilgisizlik ve yanlış inanışlardan dolayı korku, stres, cinsellikten suçluluk duyma, katı dini inançlar, çocuklukta ya da daha sonrasında cinsel tacize uğramış olma, kendine güvensizlik, başarısızlık korkusu, obsesif-kompulsif kişilik bozukluğu ve depresyon yatabilir. Hormonsal değişiklikler de cinsel isteğinizin azalmasına neden olmuş olabilir. Bu nedenle deneyimli bir cinsel terapiste başvurmanızda ve gerekli bazı tetkikleri yaptırmanızda fayda var.
5 yıldan beri sertleşme problemi yaşıyorum. Antidepresanlar sertleşme problemimi geçiriyor. Üroloji doktoruna gittim, damarlarımın sağlam olduğunu ultrasondan bakarak söyledi. Virigen tedavisi uygulamaya başladı, 6 aydır devam ediyorum. İlk zamanlar faydasını gördüm, fakat yine sertleşme problemi olmaya başladı. Testosteron tahlili yapıldı normal göründü. Psikiyatriste gittim normal olduğumu söyledi. Sizce problemim nedir?
A.P. / Çanakkale
Cinsel ilişki için gerekli sertleşmeyi başlatamama, sağlayamama veya devam ettirememe durumuna sertleşme bozukluğu yani iktidarsızlık denir. Penisin sertleşme refleksi birçok nedenle bozulabilir. Ancak bahsettiğiniz kadarıyla yani antidepresan ilaçlara yanıt veren sertleşme probleminizin nedeni; performans anksiyetesi yani başaramama korkusu olabilir. Buna cinsel bilgisizlik, yanlış bilgilenme, cinsel etkinlik sırasında eşin olumsuz davranışları, cinsel yanıta ilişkin kaygılar ve gerçekçi olmayan beklentiler yol açabilir. Yanlış bilgilenmenin en sık karşılaşılanı cinsel mitlerdir. "Erkekler cinsel ilişkiye her zaman hazır ve istekli olmalıdır" en yaygın olan ve sertleşme bozukluklarıyla en yakından ilişkili cinsel mitlerden biridir. Bu cinsel mitin etkisiyle başarısızlık ve yetersizlik duygusu ortaya çıkabilir. Sizin kültürel düzeyinize uygun biçimde bu mitin yıkılması için, bir cinsel terapiste başvurmanızı ve ayrıntılı bir görüşme yapmanızı önerebilirim.
Sokakta bile bir kadın gördüğümde uyarılıyorum adeta her kadını istiyorum. Sürekli ereksiyon halindeyim, geceleri bile rüyalarıma giriyor. Ben muhafazakâr bir aileden olduğum için kimseyle bu konuları konuşamıyorum. Bana yardımcı olur musunuz?
O.G. / Van
Cinsel arzularınızın çok olması abartılacak veya utanılacak bir durum değildir. Aşırı seks düşkünlüğünün temel nedenleri; bastırılmış ve tatmin edilmemiş cinsel istekler ve çocukluğun sevgisiz ve güvensiz bir ortamda yaşanmış olmasıdır. Cinsel dürtülerinizi bastırmak için mastürbasyon yapmanızı, haz alarak boşalmanızı ya da dengeli bir ruh haline ulaşmanız ve yaşadığınız sıkıntıları giderebilmeniz için evlenmenizi önerebilirim. Çünkü iyi bir evliliğin vereceği sevgi ve güven ortamı doyumsuzluğa varan aşırı seks düşkünlüğünüzü azaltabilir.
Cinsel birleşme sırasında erkeğin üstte olması her iki tarafa daha çok zevk verir mi?
K.N. / Manisa
Erkeğin üstte olduğu pozisyon; her iki tarafa da zevk veren ve en yaygın olarak tercih edilen pozisyondur. Çiftin birbirinin yüzünü görebildiği ve rahatça öpüşebildiği bu pozisyon ile birçok çeşitleme yapmak mümkündür. Ayrıca penisin vajinaya rahatça girmesi, kadının klitorisine belli bir basınç uygulanabilmesi, erkeğin egemen olma duygusunun depreşebilmesi, kadının bacaklarını erkeğe sarıp kendine doğru çekebilmesi, bu pozisyon ile başlayıp başka pozisyonlara geçilebilmenin kolaylığı, çiftin bütünleşmesi yani tek vücut olabilmesi ve hamile kalma olasılığının yüksek olması bu pozisyonun bilinen avantajlarıdır. Ancak erkeğin boşalmasını geciktirebilmesinin zorluğu, kilolu erkeklerin ufak tefek kadınlarda yarattığı baskı ve erkeklere karşı olumsuz duyguları olan kadınların endişelerini körükleyebilmesi de dezavantajlarıdır.
22 yasında bir erkeğim. Günde 1 kere sevgilimle cinsel ilişkiye giriyorum. Sevgilimle cinsel ilişkide en az 3-4 defa boşalıyorum ve sevgilimi tatmin ediyorum ama ben zevk aldığım halde bir kaç saat sonra bir kaç kez mastürbasyon yapıyorum. Ben azgın teke miyim? Bu bende sağlık problemlerine yol açar mı? Yoksa sapık mıyım?
İ.H. / Ankara
Sık rastlanılan hatalı inanışlardan biri de cinsel ilişkinin ve cinsel arzunun sıklığı üzerinedir. Herkesin sağlık durumu, cinselliğe ilgisi ve cinsel isteği çok farklı olabileceği için geçerli ve ideal bir cinsel ilişki sıklığından söz etmek mümkün değildir. Cinsellik konusundaki bilgisizlik ve yanlış inanışların sonucu olarak, standart veya normal cinsel ilişki sayısının olduğuna inanma eğilimi oldukça yaygındır. Ayrıca bunun ardında yeterince tatmin olamamak, erkeklikten kuşku duymak, bu yönde kompleks sahibi olmak ve erkekliği başkalarına inandırmak istemek yatabilir. Bu cinsel yaşamı normalden saptıran bir durum değildir, sapıklık ve azgın teke hiç değildir. İleride sağlık problemlerine yol açmaz, rahat olun. Ayrıca kişi her zaman karşı cinsten bir cinsel eşle sevişmek istemeyebilir, mastürbasyon ile rahatlamayı da tercih edebilir. Zamanla sorununuz düzelme sürecine girmezse bir cinsel terapiste başvurmaktan çekinmeyin ve aşağıdaki fıkrayı okuyarak rahatlayın. Adamın biri cinsel ilişki kurma sıklığı üzerine bir cinsel terapiste gitmiş. "Arkadaşlarım her gün anlatıyorlar, her akşam kimi 4 defa kimi ise 5 defa ilişki kuruyor, bense hiç bu kadar çok yapamıyorum, acaba bende önemli bir güçsüzlük mü var?" diye dert yanmış ve yardım istemiş. Cinsel terapistte de gayet rahat bir şekilde "kolay, hiç endişe etme, sen de onlar gibi yap, yani biraz abart" demiş.
Ben 21 yaşında bir bayanım, partnerim 65 yaşında. Onu seviyorum ama konu cinselliğe gelince çok tiksiniyorum, psikolojim çok bozuluyor ve aşırı isteksizlik duyuyorum. Buda partnerimi çok rahatsız ediyor. Lütfen yardım edin.
H.R.A. / İstanbul
"Bir kadın yaşça kendisinden çok büyük bir erkekle ilişki kurarsa mutlu olabilir mi?" "Yaşlı erkeklerin gençlerden daha iyi seks partneri olduğuna inanan kadınlar var mı?" Sorularının yanıtı değişkendir. Çünkü çiftin birbirine dokunmalarının ve öpüşmelerinin son derece önemli olduğu cinsellikte; iki tarafın da eşit şekilde motive olması gerekir. Kaybetmeye başladıkları gençliklerini kendilerinden küçük bir kadınla yeniden kazanmak ve ikinci baharlarını yaşamak isteyen yaşlı erkekler; genç kadınları iyi hissettirmeyi ve mutlu etmeyi çok iyi bilirler. Ancak her şeye rağmen yaş ve beden farkı genç kızlarda tiksinme yaratabilir. Bu da cinsellikte anlaşmazlıklar çıkmasına ve tarafların mutsuz olmasına neden olabilir. Aşk ve sevgi, tiksinme sınırının genişlemesidir. İnsanlardaki tiksinme duygusu, bilinçdışı çatışmaların, suçluluk ve günahkârlık duygusunun bir sonucu olabileceği gibi kişiyi yapmak istemediği bir şeyden korumak için geliştirilmiş olabilir. Bir cinsel eş ile cinsel ilişki kurmaktan aşırı tiksinti duyma ve bundan tümüyle kaçınma durumuna cinsel tiksinti bozukluğu denir. Cinselliği kötü, ayıp ve utanç verici olarak gören, cinsel taciz, şiddet gibi olaylarla karşı karşıya kalmış, cinsel eğitimi olmayan, cinselliği yaşamın doğal bir parçası olarak kabul edemeyen, obsesif, aşırı titiz, temizlik hastası, kirlilik duygusu yoğun ve kokulardan olumsuz etkilenen kişilerde sık görülür. Bu açıdan bakıldığında sizin yaşadıklarınızı ve baba özlemini tatmin edip etmediğinizi, bir cinsel terapist nezaretinde yeniden gözden geçirmenizde fayda var.
26 yaşında bekâr bir bayanım. 17 yaşında geçirdiğim ameliyat sonrası rahimim ve yumurtalıklarım alındı. İleride evlendiğim zaman eşim ya da ben zevk alabilir miyiz? Birde erkek arkadaşımı çok arzuluyorum oda beni, yalnız kendimi çok sıktığım için orgazm olamıyorum. Öneriniz nedir?
N.G. / Hatay
Ameliyat sonrası rahim ve yumurtalıkları alınan bir kadın cinselliği yaşayabilir, zevk alıp verebilir. Çünkü orgazm olabilmeniz için rahim ve yumurtalıklara ihtiyacınız yok. Orgazm; öğrenilebilen istemli bir reflekstir, kasılmalarla ortaya çıkan bedensel ve ruhsal bir rahatlama ve gevşeme halidir, cinsel uyarım ve zevkin en yüksek noktasıdır. Yaşadığınız ameliyatın yarattığı eksiklik duygusu ve orgazm olma beklentisini takıntı haline getirmenizden dolayı oluşan gerginlik kendinizi sıkmanıza yol açabilir. Öncelikle rahat olun. Çünkü kendisine haz alma izni veren, uygun şekilde ve yeterli süre sevişen ve direkt klitoris uyarısı alan her kadın orgazm olabilir. Klitoral olarak en iyi uyarılabileceğiniz sizin üstte partnerinizin altta olduğu ilişki pozisyonunu seçmenizi, önsevişme dönemini uzun tutmanızı ve meme uçları, kulak arkaları, bacakların iç yüzleri gibi erojen bölgelerinizin daha fazla uyarılmasını istemenizi öneririm. Ayrıca cinsel fantezi kurabilir veya yardımcı erotik materyaller kullanabilirsiniz. Yukarıdaki önlemlerle orgazm olamama probleminizi gideremezseniz bir cinsel terapiste başvurmaktan çekinmeyin.
Ben 19 yaşında bir gencim. Şu ana kadar değişik partnerlerle bir sürü ilişki yaşıyordum ta ki 9 ay öncesine kadar. Yakalandığım molloskum kontagiozum hastalığından sonra ilişkilere pek sıcak bakmıyorum. Şu anda kız arkadaşım beraber olmak istiyor ama ben istemiyorum. Bu hastalık benim psikolojimi çok bozdu sanki her an yakalanacağım korkusu var içimde. Acaba ne yapmam gerekiyor?
A.G. / Kayseri
Molloskum kontagiozum, cinsel temasla bulaşan iyi huylu bir virüs hastalığıdır. Direkt temas, cinsel temas veya havlu gibi bulaşık eşyalarla yayılabilir. 2 haftadan 6 aya kadar değişen bir kuluçka döneminden sonra beyaz ya da pembe renkli sivilcemsi şişkinlikler belirir. Sivilcelerin ortaları çukurdur ve sıkıldığında bu noktadan peynirimsi bir madde sızar. Bu sivilceler toplu iğne başından mercimek büyüklüğüne kadar değişebilir ve bedenin farklı yerlerinde küme halinde ortaya çıkabilir. Hastalığın tedavisi yapılırken sivilcelerin tek tek içini boşaltmak gerekir. Bilinen bir yan etkisi yoktur ve iz bırakmadan iyileşir. Rahat olun. Bu olayı kafaya takmadan ama korunarak (kondom ile) cinsel ilişkiye girebilirsiniz.
Gün boyunca sürekli seksle ilgili şeyler düşünüyorum. Oruçlu iken böle düşünceler veya dergilere bakmak orucu bozar mı? M.G. / Adana
Cinsel bilinç; gelişmek, anlamak, idrak etmek ve daha çok fantezi yaratmak için hayata gereksinim duyar. Hayatta olmak mutlu olmak demektir. Mutlu olmak için var olmanız yeterlidir. Ama bazen hayat kişiye cinsel arzularını bastırmayı veya yaşamamayı, sevgisizliği veya mutsuzluğu öğretebilir. Sonra kişi vicdanını rahatsız edecek davranışlarda bulunmaya başlar, kaybettiği huzuru ve mutluluğu arar. Cinsel istek kişiye özel sıklıkta yaşanan ve bilinçdışından kaynaklanan bir ihtiyaçtır. Bilinçdışınız sizinle iletişime geçtiği her anda yani günlük yaşam veya rüyalarınızda, sürekli seksle ilgili şeyler düşündüğünüzde veya fantezi kurduğunuzda; ne anlatıldığını fark etmek çok önemlidir. Çünkü bilinçdışınızın kelimeleri yoktur, iletişimi daha çok semboller ve figürler şeklindedir. Bastırılmış ve tatmin edilmemiş cinsel istekler; zihninizi kurcalayabilir ve oruçluyken dahi seks dergilerine bakmanıza yol açabilir. Bilinçdışınızın anlattığı şeyleri bilinçli şekilde görürseniz konu kapanır, problem hallolmuş olur. Tek yapmanız gereken; fizyolojik değil psikolojik tatmini sağlamak ve cinsel arzularınızı bastırmak yerine size yakışan ve toplumun hoş gördüğü çerçevede (iftarla sahur arasında mastürbasyon yapmak veya cinsel ilişkiye girmek gibi) yaşamaktır. Ayrıca gün içinde hayatı nasıl yaşadığınızı sorgulamanız gerekir. Daha yaratıcı ve aktif olmanız, farklı ilgi alanlarına yönelmeniz, sportif aktivitelerde bulunmanız çoğu zaman işe yarayacak ve cinsel yaşantınızı düzenleyecektir. Oruçluyken sekle ilgili düşünlerin ve dergilere bakmanın orucu bozup bozmadığını ise Yaşar Nuri Öztürk hocamıza veya Zekeriya Beyaz hocaya sormanızda fayda var. İşin dini yanı benim yanıt vereceğim bir soru değil.
Bir yıllık evliyim. Eşim seks yaparken öpüşmüyor. Kendisiyle bu konuyu konuştum, hoşlanmadığını söylüyor. Seksten sonra hemen yataktan kalkıyor. Bu durumdan çok rahatsız oluyorum, sizce ne yapmalıyım?
S.A. / Edirne
Sıklıkla cinsel isteksizlik ve soğuklukla birlikte seyreden cinsel tiksinti bozukluğunda; kişi eşini çok sevebilir ama onunla öpüşmekten kaçınabilir ve seksten sonra kirletilmişlik duygusuna kapılabilir. Cinselliği günah ve utanılması gereken bir eylem olarak öğrenen kadınlarda sıkça görülen bu durumun tedavisi mutlaka tecrübeli bir cinsel terapist tarafından yapılmalıdır. Size tavsiyem öncelikle eşinizle sıcak ve samimi bir iletişim kurun. Cinsellikten kaçınmasının nedenlerini anlamaya çalışın. Ancak bunu yaparken sorgulayıcı ve yargılayıcı değil, anlayışlı olun. Seks öncesi temizliğe ve kendi bedeninize dikkat edin. Cinselliğin kötü, ayıp, utanç verici olmadığını ve dokunmanın verdiği hazza odaklandığınızda hoş duygular verebileceğini eşinize anlatın ve cinselliği yaşamın doğal bir parçası olarak kabul etmesine yardımcı olun.
2 aylık evliyim eşimle çok mutlu bir hayatım var. Geceleri eşimle cinsel birleşimde isteksiz oluyorum ama gündüz denediğimizde her şey normal. Neden geceleri değil de, gündüzleri istekli oluyorum acaba bu bir sorun mudur?
E.Y. / Kayseri
Yoğun stres altında çalışma, hormonsal faktörler, ekonomik sorunlar, günün yorgunluğunun çökmesi gibi faktörler kişide cinsel isteksizlik ve performans düşüklüğü yapabilir. Bu bir sorun değildir, rahat olun. Ancak hayat tarzınızı değiştirmenizde, çift olarak birbirinize daha çok zaman ayırmanızda ve aşırı kuralcı olmamanızda fayda var. Çünkü cinsel istek gün boyu zihinsel olarak çok meşgul olanlarda geceleri azalabilir, iyi bir uykunun verdiği dinlenme ile gündüzleri artabilir. Ayrıca bazı kişiler vücutlarını ön plana çıkarmayı sevip ve gün ışığının etkisiyle gündüzleri cinselliğe daha iyi konsantre olurken, bazıları da gece karanlıkta korktukları için kendini sevişmenin hazzına odaklayamayabilir.
Ben 22 yaşındayım bir ay sonra evleneceğim. Eşim hepatit B taşıyıcısı, ben
5-6 sene önce hepatit aşısı olmuştum üç doz. Bu beni ne kadar korur? Çocuğumuz olursa ona geçer mi?
E.K. / Konya
Hepatit B, karaciğer iltihabı anlamına gelen hepatit hastalığının etkeni olan virüslerden biridir. Hepatit B bulaşıcı bir hastalıktır ve çok önemli bir sağlık sorunudur. Ülkemizde yaklaşık her 3 kişiden 1'i Hepatit B virüsü ile karşılaşmıştır. Yine her 10 kişiden 1'i Hepatit B virüsünü taşımakta ve bulaştırmaktadır. Hepatit B, cinsel ilişkiyle, kan yoluyla, tükürük, ter, cinsel organ sıvılarının yakın temasıyla bulaşır. Taşıyıcı anneden bebeğine de doğum esnasında bulaşabilir. En etkili korunma yolu ise toplam üç dozun belirli zamanlara bölünerek uygulandığı aşılanmadır. Koruyuculuğu %90-95'tir. Eğer koruyucu düzeyde antikor titresi elde edilmişse koruyuculuk %100'e ulaşır. Bu nedenle rahat olun, size bulaşmaması için gerekeni yapmışsınız.
Benim 16 yaşında bir kız kardeşim var. 1.72 boyunda 54 kilo ağırlığında ancak göğüsleri neredeyse yok denecek kadar küçük. İlaç veya hormon mu kullanması gerekiyor, ne yapmamızı önerirsiniz?
I.G. / Sinop
Çocuğun cinsel olgunluğa geçişinin bir göstergesi olan ergenlik; küçük bir kız çocuğundan kadın olmaya doğru değişimin olduğu yaşamın en zor ve karmaşık dönemlerinden biridir. Ergenliğe giriş için kesin bir zaman yoksa da genel olarak kızlar 9-13 yaş arasında ve erkeklerden daha erken ergenliğe girerler. Kızların çoğunda ergenlik göğüslerin büyümesi ile başlar. Kız kardeşinizin göğüslerinin büyüdüğünü meme uçlarının birisinin veya her ikisinin üzerinde küçük ve hassas bir kabarıklık meydana gelmesi ile fark edebilirsiniz. Bu kabarıklık birkaç yıl içinde giderek büyüyecektir. Kızlarda 9 yaşlarında başlayan bu değişim 18 yaşına dek devam edebilir. Rahat olun. Çok yakında hormonsal bir bozukluk veya genetik bir yatkınlık söz konusu değilse göğüsleri büyüyecektir. Ama 2 yıl içinde endişeleriniz ortadan kalkmaz ise bir çocuk endokrinolojisi uzmanına götürmenizde fayda var. İlaç veya hormon kullanmasına gerek yok.
25 yaşındayım, cinsel arzularım haddinden çok fazla. Bununla nasıl baş ederim bilmiyorum. Mastürbasyon da bir işe yaramıyor. Bu durum kariyerimi ve sosyal yaşantımı çok olumsuz etkiliyor. Sigara ve içki kullanmam ve beslenmeme de çok dikkat ederim. Acaba cinsel isteğimin fazla olmasında bunun bir etkisi olabilir mi? Bir de cinsel isteği azaltıcı ilaçlar var mı?
D.A. / Şanlıurfa
Cinsel arzularınızın çok olması abartılacak veya utanılacak bir durum değildir. Sigara ve içki kullanmamanız sağlığınız için doğru bir tercih ama yaşadıklarınızın nedeni değil. Genç ve düzenli bir partneri olmayan bir erkek için aşırı cinsel arzu doğal ve normal bir durumdur. Ancak cinsel dürtülerinizi bastırmak için mastürbasyon işe yaramıyor ise, haz alarak boşalmada yani orgazm olmada sorun yaşıyor olabilirsiniz. Aşırı cinsel isteği azaltıcı ilaç olmadığı için mastürbasyon yaparken daha çok haz almaya çalışın. Ayrıca bu durum kariyerinizi ve sosyal yaşantınızı sıkıntıya sokmaya başlamışsa; dengeli bir ruh haline ulaşmanız ve yaşadığınız sıkıntıları giderebilmeniz için evlenmenizde fayda var. Çünkü iyi bir evliliğin vereceği sevgi ve güven ortamı doyumsuzluğa varan aşırı seks düşkünlüğünüzü azaltacaktır.
3 yıllık evliyim. Cinsel birleşmenin sonunda orgazm olsa da tam bir mutluluk yaşanamıyor. Birçok pozisyonda sonuç aynı oluyor. Birde bu boşalmaların ardından şiddetli bel ağrıları çekiyorum ve cinsel beraberlik sonunda mutluluktan çok ağrılar tatminsizlik kalıyor. Bu konuda ne yapabilirim.
Y.S.E. / İstanbul
Boşalma ve orgazm olma aynı şeyler değildir. Boşalma; fizyolojiktir, bedensel bir rahatlamadır. Kadın boşalmasına erkekte olduğu gibi gözle görülebilir bir sıvı fışkırması eşlik etmez. Orgazm ise; öğrenilebilen istemli bir reflekstir, kasılmalarla ortaya çıkan bedensel ve ruhsal bir rahatlama ve gevşeme halidir, cinsel uyarım ve zevkin en yüksek noktasıdır. Anlattığınız kadarıyla sizde boşalma var ama orgazm yok. Orgazm olma beklentisini takıntı haline getirmenizden dolayı oluşan gerginlik ve olası jinekolojik enfeksiyon bel ağrılarına yol açıyor olabilir. Cinsel ilişki sırasında orgazmı bir hedef olmaktan çıkaran her kadın organik bir sorunu yoksa kendi bedenini bir başkasının bedeniyle paylaşarak haz almayı yani orgazm olmayı öğrenebilir. Çünkü kendisine haz alma izni veren, uygun şekilde ve yeterli süre sevişen ve direkt klitoris uyarısı alan kadınlar orgazm olabilirler. Bu nedenle klitoral olarak en iyi uyarılabileceğiniz sizin üstte eşinizin altta olduğu ilişki pozisyonunu seçmenizi, önsevişme dönemini uzun tutmanızı, meme uçları, kulak arkaları, bacakların iç yüzleri gibi erojen bölgelerinizin daha fazla uyarılmasını istemenizi ve varsa penis boyu takıntınızı terk etmenizi öneririm. Ayrıca cinsel fantezi kurabilir veya yardımcı erotik materyaller kullanabilirsiniz. Yukarıdaki önlemlerle orgazm olamama probleminizi gideremezseniz bir cinsel terapiste başvurmaktan çekinmeyin.
Ben 7 yıllık evliyim. İlk evliliğimde 2 yıl eşimle cinsel ilişkiye giremedim daha sonrasında ilaç kullanarak ilişkiye girebildim. Eşimle ilişkiye gireceğim zaman ne kadar istekli olursam olayım penisim sertleşmiyor acaba dışarıda da mı böyle diye başka bayanlarla deniyorum hemen hemen hepsinde sertleşme problemi yok ama erken boşalma oluyor bu kez de. 1 yıldır eşimle ilişkiye giremiyorum, bunun tedavisi var mı?
V.M. /Antalya
Eşinizle sevişme sırasında sertleşme kayboluyor ve uzun zaman geri gelmiyorsa; cinsel açıdan yeterince uyarılmıyor olabileceğiniz gibi, sertleşme refleksine ilişkin bilinçdışı kaygılarınız olabilir. Ön sevişmeyi uzatarak, sertleşmeyle değil sevişme ve cinsel hazla ilgilenerek, penisin sertleşmesini sevişmenin odak noktası yapmayarak, eşinizin sevişmeye daha aktif katılımını destekleyerek ve doğrudan penis uyarısını arttırarak sertleşme kıvamının daha fazla olması sağlayabilirsiniz. Ayrıca sevişme sırasında eşinizin davranışları ve ona karşı hislerinizde sertleşme sorununa neden olabileceği için, eşinizle olan ilişkinizi de gözden geçirmenizde fayda var. Bu süreç içinde sertleşme sizin istediğiniz anda olmayabilir, ancak rahat olursanız kendiliğinden sertleşmeniz gerçekleşebilir. Sertleşme sorununun zamanla erkeğin özgüveninde yarattığı zedelenme; evlilik dışı ilişkilerin yarattığı suçluluk ve gerginlikle birleşince erken boşalma kaçınılmaz bir hal alabilir. Bilinç dışı kaygılarınız için bir cinsel terapiste başvurmanızda fayda var.
Ben pijama giyen bayanlara çok uzun süre bakıyorum. Pijamaya karşı bir zaafım var takıntı haline geldi bende. Sizce bu bir sorun mudur?
S.T. / Kastamonu
Fetişizm, bir objeye ya da vücudun bir kısmına karşı duyulan ve yineleyici bir biçimde ortaya çıkan aşırı cinsel ilgidir. Pijama giyen bayanlara çok uzun süre bakmanız ve bunu takıntı haline getirmeniz bu çerçevede ele alınabilir. Cinsel uyarı ve tatmin aracı olabilen fetişizmin normal cinsel yaşamı etkilememesi durumunda problem yoktur ve herhangi bir bozukluk olmadığı için bir tedavi de söz konusu değildir. Ancak pijama giyen kadın gibi fetiş objeler, kişinin cinsel uyarılma ve orgazmı için bir zorunluluk oluşturmuşsa, bir takıntı halini almışsa; bu durum, Amerikan Psikiyatri Birliğinin parafililer başlığı altında sınıflandırdığı cinsel obje seçimindeki bir sapkınlıktır. Klinik acıdan belirli bir sıkıntıya, toplumsal, mesleki alanlarda ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında bozulmaya neden olursa cinsel terapi gerektirebilir.
2 aylık evliyim. Karımla çok güzel bir seks yaşantımız var. Benim problemim ikinci kez ilişkiye girmede çok zorlanmam ileride iktidarsızlık yaşar mıyım?
M.A. / Kahramanmaraş
Boşalmadan sonra penisin sertliği hızla kaybolur ve fizyolojik olarak her erkekte boşalmayı izleyen yanıtsız bir dönem başlar. İlk ilişkide yeterince tatmin olmuş bir erkek birden fazla cinsel birleşmeyi istemeyebilir ve bu dönemi çok uzun olabilir. Bu durum sık rastlanan bir durumdur, normaldir, bir düşüklük değildir ve ileride iktidarsızlık yapmaz.
Bir yıllık evliyim fakat evlendiğimden beri cinsel ilişki sırasında acı çektiğim için tam anlamıyla orgazm olduğumu söyleyemem. Birde her zaman değil ama sık aralıklarla cinsel ilişkiden sonra cinsel organımda acayip bir yanma ve acı oluyor. Bunlar normal bir durum mu?
E.H. / İzmir
Normal koşullarda herhangi bir hastalığı olmayan kadınlarda, cinsel birleşme sırasında ağrı, acı ve yanma gibi olumsuz duygular oluşmaz. Cinsel ilişki sırasında ya da sonrasında ağrı ve acı duyulması disparoni yani ağrılı cinsel ilişki olarak adlandırılır. Disparonisi olan kadınlar sıklıkla vajina, klitoris, iç ve dış dudaklarında ağrı duyabilirler. Cinsel hayata yeni başlanılan dönemde ortaya çıkan disparoni nedenleri, çoğunlukla ilaçlarla tedavi edilebilecek olan fiziksel durumlar ve psikolojik kaygılardır. Cinsel birleşme öncesinde kadının duygularının ve bedeninin yeterince uyarılmaması, ön sevişmenin kısa tutulması, vajinada yeterli ıslanmanın olmaması, kuruluk, kadın cinsel organlarında var olan enfeksiyonlar; ağrı, acı ve yanmaya neden olabilir. Disparonisi olan kadınlar vajina girişinde yüzeysel bir acı duymakla birlikte, penisin daha ileri girişlerinde daha derin acı duyabilirler. Önce bir jinekologa ardından da bir cinsel terapiste başvurmanızda fayda var. Tedavi sürecinde ön sevişmenin uzun tutulması ve klitoris uyarısı kadar; eşler arasında açık iletişim, duyarlılık ve sabır orgazma giden yolda başarı için çok gereklidir.
