Suat H. / Kahramanmaraş
Kadında doğurganlık yeteneğinin kaybolduğu 48 – 55 yaş arası döneme menopoz adı verilir. Menopoz'un kelime anlamı ise son adettir. Menopoz belirtilerinin ortaya çıktığı dönem olan menopoz öncesi, menopoz belirtilerinin yerleştiği menopoz dönemi ve bunu izleyen menopoz sonrası dönemi sürecinin tamamına ise klimakterium adı verilir. Menopoz için dünya yaş ortalaması 51, Türkiye için yaş ortalaması 46'dır. Bir kadına menopozda olduğunun söylenebilmesi için son adetin üzerinden en az 1 yıl geçmesi gerekir. Yani hamile kalma riski yoktur. Hamile kalmaktan korktuğu için sağlıklı bir cinsellik yaşayamayan kadınlar özgürleşip, bu dönemde rahat ederler. Çünkü menopoza girmeden adetlerin düzensiz olması nedeniyle istemeden gebe kalma korkusu ciddi bir şekilde kadının cinsel hayatını etkilemektedir. Bu yüzden bazı doktorlar menopoz sonrası döneminin seks bakımından en güzel dönem olduğunu söylerler. Ancak menopozla birlikte azalan östrojen kadınlarda cinsel istek azalmasına, orgazma ulaşmada zorluğa (anorgazmi), genital duyarlığın azalmasına, vajinada kuruluğa ve cinsel ilişkide ağrıya (disparoni), cinsel cevabın azalmasına neden olabilir. Menopoz bir kadın hastalığı değildir, kadın hayatının bir parçasıdır, bir dönemidir, ailenin bir hastalığıdır. Çünkü menopoz kadın vücudunun bir döneminin bitip yeni bir döneminin başladığı özel bir süreçtir. Başta eş olmak üzere tüm ailenin kadına yardım etmesi gerekir. Menopoza giren kadınlarda zamanla alınganlık, cinsel isteksizlik, ağlama nöbetleri, değersizlik, terleme ve unutkanlık gibi şikayetler görülebilir. Çoğunlukla menopozla birlikte vücut imajının kaybolacağın ve kadınlık fonksiyonlarının sona ereceğinden kaygı duyan kadınlar; cinsel çekiciliklerinin kalmadığını düşünebilirler, hatta bu dönemde boşanmalar bile artabilir. Menopozda vajinadaki kuruluk şikayetini gidermek, cinsel yaşamı yeniden canlandırmak ve cinsel isteği arttırmak amacıyla; hormon replasman tedavileri, lokal krem, fitil ve jeller, cinsel isteği arttırıcı bir takım ilaçlar, kegel egzersizleri ve psikolojik destek tedavileri verilebilir.
Kısır olan bir erkeğin seks bakımından performansı nasıldır? Kısırlık erkeğin seks yaşamını nasıl etkiler?
Hüseyin K. / Adana
Bir yıl boyunca istemelerine ve denemelerine rağmen çocuk sahibi olamayan çiftler için kısırlıktan bahsedilebilir. İnfertilite olarak adlandırılan kısırlık sorununun, genel olarak nüfusun yaklaşık %15'ini etkilediği tahmin edilmektedir. Erkekteki kısırlık nedenleri; spermin sayı ve kalitesini etkileyen üretim bozuklukları ve spermi dışarıya taşıyan kanallardaki tıkanıklıklar olmak üzere başlıca 2 ana grupta toplanabilir. Kısırlık erkeğin cinsel yaşamını olumsuz etkilemez. Ancak bir erkek kısırlığı kafasına takarsa cinsel performansında psikolojik olarak bir azalma olabilir. Çünkü kısırlık ile cinsel performans arasında doğrudan bir bağlantı yoktur, kısır olan erkeğin cinsel işlevlerinde bir bozulma yoktur.
Karımla seks yaparken menim nerdeyse katı geliyor, bu bir bozukluk mudur?
R. B. / Kayseri
Meninin katı gelmesi çok önemli bir sorun değildir. Genellikle az sıvı alınmasına, prostattaki iltihaba veya meni yollarının iltihaplanmasına bağlı olabilir. Normalde meni boza kıvamında ve kirli sarı renktedir. Bazen meni içerisinde katı toparlak halinde maddeler görülebilir. Bunun nedeni seyrek cinsel aktivitedir. Çünkü meni, meni kesesinde çok beklemesi sonucunda katılaşabilir. Cinsel faaliyete hazır hale gelmek veya mastürbasyonu boşlamadan yarım bırakmakta aynı durumun meydana gelmesine yol açabilir. Bu bir hastalık veya hastalık belirtisi değildir. Çaresi de düzenli boşalmalardır. Ancak meni rengi daha koyu oluyorsa, yeşilimsiye çalıyorsa ve saydam salya şeklinde oluyorsa prostat veya meni yolları iltihabı olma ihtimali yüksektir.
22 yıllık evli, 2 çocuk annesiyim, güzel bir cinsel yaşantımız var. Fakat 2 yıldır vajinada bir büyüme var, eskiden daha dardı. Bunun tedavisi var mı? Eşimle bu konuda sorun yaşıyorum. Bir öneride bulunursanız sevinirim. Ne yapmam gerekiyor?
Hülya S. / Van
Vajinanızı eski sıkılığına kavuşturabilmek için kegel egzersizleri adını verdiğimiz aşk kaslarınızı güçlendirme egzersizlerini yapabilirsiniz. Bunun için öncelikle idrarınızı yaparken idrarı yarıda kesin ve hangi kasları kullandığınıza dikkat edin. Keşfettiğiniz aşk kaslarınızın gevşek olmasına dikkat ederek 5-10 saniye süreyle yavaşça kasın ve bırakın. Bunu arka arkaya 5-10 kez uygulayın. Bu egzersizi günde 5-10 kez yapmanız sizin egzersizlerden maksimum fayda görmenizi sağlayacaktır. Çalışma esnasında normal nefes alıp vermeye ve yalnızca aşk kaslarınızın çalışıyor olmasına dikkat etmelisiniz. Bu egzersizleri evde, iş yerinde, yolda, kısacası her yerde uygulayabilirsiniz. Asla dışarıdan bu egzersizleri uyguladığınız anlaşılmaz. Ancak bu şekilde istediğiniz sıkılığı elde edemezseniz; vajinanızın cerrahi bir operasyonla daraltılması için jinekologa başvurmaktan çekinmeyin.
18 yaşındayım ve penisimin boyu 14 santim. İnternette Virility-Pills adıyla satılan ilaçların 3 ayda penisi 7 santim uzatacağı söyleniyor, bu doğru mu? Ayrıca bu hapların yan etkisi var mı? Ayrıca penis geliştirme teknikleriyle yapılan egzersizlerin penise bir zararı var mıdır?
Yanlış bir şekilde, güç ve otoritenin göstergesi olarak kabul edilen penisin boyu her zaman her toplumda mesele olmuştur. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en aşılmaz tabuların başında gelir. Aslında bu işin bir standardı yoktur. Çeşitli ırklara ve farklı iklimlerde yaşayan insanlara göre penis boyu farklılık gösterir. Türk erkeğinin ortalama penis boyu 14 cm'dir. 10-18 cm arası penisler de normal sınırlarda kabul edilmektedir. Mutlu ve sağlıklı bir cinsellik için erkek cinsel organının boyutu tek ve yeterli kriter değildir. Sağlıklı ve mutlu bir cinsellik yaşamak isteyen erkek penis boyunu sorun etmek yerine aldığı zevki geliştirmeyi düşünmelidir. Çünkü sanıldığının aksine, penis boyuyla cinsel performans arasında doğrudan bir ilişki yoktur. Penisin boyundan çok, işlevi önemlidir. İnternette satılan, penis büyüttüğü iddia edilen egzersizleri veya ürünleri kullanmanızı tavsiye etmiyoruz. Ayrıca penis boyunuzda bir sorun yok, rahat olun.
Erkek arkadaşımla öpüşürken sorun yaşıyorum. Bir şey beni geri çekiyor? Neden böyle bir sorun yaşıyor olabilirim? Ne yapmalıyım?
Şehvetin, sevginin, arkadaşlığın ve aşkın sembolü olarak görülen öpüşme; iki insanın sevişmesinin başlangıcır. İki ayrı dünyanın hatta tek bir dünyanın kendi içindeki diğer yarısı ile birleşmesidir. Bu birleşme sırasında beynini kapatabilen, tabularından kurtulup kendini arındıran, beynindeki kilitleri kırıp özgürleşen ve duygulara odaklanan çiftler müthiş seksüel duygular yaşayabilirler. Ancak çocukluktan gelen bilinçdışı çatışmaları ve öpüşmeyle ilgili bilinçdışı kötü hatıraları olan insanlarda öpüşme sırasında sıkıntılı duygular ortaya çıkabilir. Bu sıkıntılarla mücadele etmek için yüzleşme adını verdiğimiz tekniği kullanarak sık sık öpüşmeniz tedavideki ilk seçenek olacaktır. Bu sırada bilinç seviyenize yakın hatıraları canlandırabilir ve sıkıntınızın kaynağını keşfedebilirsiniz.
Ben bir öğrenciyim. Sorunum şöyle; penisim çok ağrıyor ve nedeni olmadan sık sık sertleşiyor. Uyandıktan sonra bile penisimi sert olarak görüyorum. Bunun nedeni ne olabilir? Yunus T. / D.Bakır
Düzenli cinsel partneri olmayan genç erkeklerin, aşırı cinsel isteklerinin bir göstergesi olan, penislerinin sık sertleşmesi; olağan ve normal bir durumdur, bir hastalık değildir, rahat olun. Bu sıkıntıdan kurtulmak için düzenli bir partner bulmanızda veya mastürbasyon sıklığınızı arttırmanızda fayda var.
Ben 16 yaşında bir gencim. Hocam ben geçen sene endokrinoloji bölümüne muayene olmaya gitmiştim. Benim ergenliğe tam girmediğimi, kemik yaşımın düşük olduğunu söylediler. Bu yüzden bana sustanon yüklemesi yapıldı. Şimdi döl üretimim var. Son 1 haftadır rüyamda hep seks ile ilgili şeyler görüyorum ve birisiyle ilişkiye girmek istiyorum. Hocam size sorum; ben ne zaman tam ergenliğe gireceğim?
RUMUZ:Umutsuz
Buluğ çağı adı verilen ergenlik dönemi (puberte) 11-21 yaşları arasında dalgalanmaların yoğun görüldüğü zor bir dönemdir. Bu dönem fırtına-gerginlik dönemi olarak da bilinir. Ergenliğe giriş yaşı; genetik (ailesel), ırk, sosyoekonomik şartlar ve iklim gibi faktörlerden etkilenebilir. Sesinizin kalınlaşması, penis ve yumurtalıklarınızın büyümesi ve yüzünüzde sivilcelerin çıkmasıyla tam olarak ergenliğe girmiş olacaksınız. Sizde biraz geç ergenliğe girmişsiniz ama anlattığınız kadarıyla şimdi bir sorun yok, rahat olun. Bedensel, cinsel, sosyal ve duygusal anlamda farklı bir döneme giren ergenin rüyalarında cinsel içerikli sahneler görmesi veya cinsel ilişkiye girme isteği ise doğal bir durumdur.
Regl öncesi dönemim çok sıkıntılı geçiyor. Özellikle ruhsal anlamda. Ağlama krizleri, gerginlik, alınganlık problemleri yaşıyorum. Ayrıca depresyondaki bir insandan farkım kalmıyor. Bu dönemi daha kolay geçirmem için bir psikiyatristten yardım almalı mıyım?
Regl dönemi öncesinde her kadında farklı bir takım psikolojik ve fiziksel belirtiler gözlenebilir. Bu belirtiler regl olmadan yaklaşık bir hafta önce başlar ve regl döneminin sonuna kadar devam eder. Bu dönemde kadında sıkıntı, kaygı, çabuk sinirlenme, yorgunluk, depresif ruh hali, konsantrasyon güçlüğü, cinsellikten uzaklaşma gibi psikolojik belirtiler ile karında şişkinlik, göğüslerde ağrı ve şişlik, iştahın artması, baş ağrısı ve mide bulantısı gibi fiziksel belirtiler görülebilir. Belirtilerin şiddeti her kadında farklıdır, eğer bu sıkıntılar her adet dönemi öncesinde yaşanıyorsa, uzun zamandır devam ediyorsa ve kadının günlük hayatını ve işlevselliğini etkiliyorsa adet öncesi sendromu (PMS) denilen durum söz konusu olabilir, bunun için tedavi görmek gerekebilir. Bu dönemi daha rahat atlatabilmek için yemeklerde tuz alımını ve kafeini azaltmak, süt ürünlerini daha fazla tüketmek, hafif egzersizler yapmak, dinlenmek, nefes ve gevşeme egzersizlerini uygulamak da faydalı olacaktır.
Prezervatif harici erkeklerin korunabileceği yöntemler hakkındaki bilgi eksikliğimi giderirseniz sevinirim.
Erkekler için prezervatif haricinde pek fazla doğum kontrol yöntemi bulunmamaktadır. Toplumumuzda erkekler tarafından en sık uygulanan yöntemler sırasıyla prezervatif, vazektomi, dışarı boşalma ve takvimdir. Dışarı boşalma ve takvim; yani sadece kadının hamile kalamayacağı günlerde cinsel ilişkide bulunma yöntemleri, doğum kontrolü için garantili yöntemler arasında kabul edilemez. Vazektomi denilen erkeğin sperm hücrelerinin testislerde depolandıkları bölgelere geçişinin cerrahi yöntemlerle kalıcı olarak engellenmesi işlemidir. Ancak bu yöntemin geri dönüşü çok zor olduğundan, genellikle çocuk sahibi olmuş ve artık daha fazla çocuk istemeyen kişilere uygulanması doğru olur. Erkek için en ideal korunma yöntemi prezervatiftir, ancak çoğu erkek penisi hissizleştirdiği ve cinsel ilişkiden yeterince zevk almalarını engellediğini söyleyerek prezervatif kullanmaya yanaşmaz. Ancak unutmayın ki prezervatif sadece bir doğum kontrol yöntemi değildir, aynı zamanda sizi cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlardan da korur. Eğer evli değilseniz ya da düzenli bir ilişkiniz yoksa, sık partner değiştiriyorsanız mutlaka prezervatif kullanmalısınız. Eğer evli iseniz ya da düzenli bir ilişkiniz varsa, birlikte bir uzmana başvurup gerekli muayene ve tetkikleri yaptırarak kadınların kullanabileceği en uygun doğum kontrol yöntemini öğrenebilirsiniz. Ayrıca doğum kontrol yöntemi olarak erkeklerde uygulanacak aşıyla ilgili çalışmalarda yapılmıştır. Bu aşı aylık, 3 aylık, 6 aylık ve yıllık dönemlerde uygulanabilecek. Aşıyla doğum kontrol yöntemine başvurmak isteyen erkeklere, erkeklik hormonu testosteron verilecek. Böylece erkeklerin sperm üretimi azaltılarak korunma sağlanmış olacak.
1988 doğumluyum. 02.09.2007'de evlendim. İlk ay korunduk ondan sonra hiç korunmadık. Evliliğimin 5 ayında rahim ağzında yara vardı, onu yaktırdım. Hala korunmuyoruz. Her gün düzenli cinsel ilişkim var. Ama çocuğum olmuyor. Acaba kafama çok taktığım için mi bebeğim olmuyor? Biraz daha beklemeli miyim, yoksa bir kadın doğum uzmanına başvurmalı mıyım?
Çocuk sahibi olmak her çiftin istediği bir şeydir, ancak bu isteği gereğinden fazla abartıp takıntı haline getirmeniz doğru olmaz. Çünkü rahat ve huzurlu bir kadının hamile kalma şansı daha yüksektir. Hamile kalmak için ne kadar sık ilişkiye girdiğiniz değil, ne zaman girdiğiniz ve eşinizin spermlerinin kalitesi önemlidir. Âdetin başladığı günü 1. gün, adet süresini 4 gün ve 28 günde bir adet görüldüğünü kabul edersek; 14. günde yumurtlama beklenir. İşte bu dönem en fazla hamile kalma şansınızın olduğu zamandır. Kabaca yumurtlama tarihinde sapmalar olabileceği ve sperm ile yumurta hücresinin kadın vücudu içinde yaşama potansiyeli göz önüne alındığında 11. ve 22. günler arası hamile kalma şansınız yüksektir. Ayrıca hamileliğin oluşması için spermlerin vajinaya uygun bir şekilde bırakılması da önemlidir. Bunun için en uygun cinsel ilişki pozisyonu erkeğin üstte kadının altta olduğu misyoner pozisyonudur. İlişkiden sonra kadın hemen ayağa kalkmamalı, kalçalarının alt kısmına bir yastık koyarak bir süre yatıp dinlenmelidir. Tabi en sağlıklısı, bir kadın doğum uzmanına başvurarak onun önerilerine göre hareket etmeniz olacaktır.
Sizden ricam bana eşcinsellik konusunda yardımcı olmanız. Ben normal olarak evlilik yapmak istiyorum, kız arkadaşım da var. Ancak çoğunlukla eşcinsellik aklıma geliyor. Bunun önüne geçmek istesem de geçemiyorum. Ayrıca ben ciddi ilişkiden yanayım yani normal olarak kız arkadaşımla evlenmek ve çocuk yapmak istiyorum. Mutlu bir evlilik yaparak iyi aile babası olmak istiyorum ama bu sorun beni deli ediyor. Düşünmekten kendimi alamıyorum. Bunun nasıl bir tedavisi olabilir? Nasıl bir uzmana ihtiyacım var? Kesin olarak bu eşcinsellik dürtülerinden uzak durmak istiyorum. Ne yapmalıyım?
Eşcinsel eğilim, dürtü, duygu ve davranışlarından acı çeken, bunaltı duyan, benliğe yabancı eşcinselliği olan kişiler inandıktan ve istedikten sonra bu durumlarını değiştirebilirler. Bu konuda uzman olan bir cinsel terapiste başvurarak, cinsel terapiye başlamalısınız. Çünkü cinsel terapi ile benliğe yabancı eşcinsellik değiştirilebilir. Esas olan eşcinsel kişinin değişime olan inancı ve istediği kadar neden eşcinselliğin meydana geldiğidir. Öncelikle "neden?" sorusunun yanıtı cinsel terapist ve hasta tarafından ne olarak ortaya konur ve içselleştirilir. Ardından hastanın bu nedenselliği ortadan kaldıracak güçleri ortaya çıkarılır. Sonrasında hastanın "nasıl üstesinden geleceğim?" sorusuna cinsel terapist net bir yanıt verir ve hastaya rehberlik yapar. Cinsel terapist hastanın sonuca değil sürece odaklanmasını, kendiyle barışmasını sağlar. Süreç uzun olsa da tedavi inandıktan sonra mümkündür, rahat olun.
18 yaşındayım, sağlık problemim yok. Yalnız cinsel ilişkiden sonra ya da mastürbasyon sonrasında eğer son 1 saat içinde orgazm olduysam, bir dahaki ereksiyon halinde penisimde bir ağrı oluşmakta. Birkaç kez değil bu hep olan bir şey. Cinsel ilişkim uzun sürdüğünde, boşaldıktan sonra ereksiyon devam etmekte olduğu için bu ağrıyı çekmek zorunda kalıyorum. Bunun nedeni ne olabilir? Tedavi yolu var mı?
Genç ve sağlıklı bir erkek olarak yoğun cinsel dürtüleriniz olması doğaldır, bunları tatmin edecek uygun ortamı oluşturamıyorsanız, bir ilişki yaşadıktan ya da mastürbasyon yaptıktan sonra suçluluk duyuyorsanız, uzun süre boşalamıyorsanız kasıklarınızda ağrı hissetmeniz mümkündür. Erkeklerin uyarıldıktan sonra boşalmamaları veya geç boşalmaları da kasıklarında ağrıya yol açabilir. Bu da doğal ve normal bir durumdur. Çünkü cinsel uyarılma ile epididim keseciği şişer, gerginleşir ve boşalmak ister. Epididim, testisler üzerinde yer alan ve spermin olgunlaşması, depolanması ve taşınmasında rol oynayan kese şeklinde bir yapıdır. Bu nedenle yeterince haz aldığınızı düşündüğünüzde boşalarak rahatlamanızda fayda var.
Biz sevgilimle beraber yaşıyoruz. Gerçek anlamda bir cinsel birleşme yaşamadık. Genelde başka yollarla tatmin etmeye çalıştık birbirimizi. Bu yolla hamile kalma riski ya da başka zararları olup olmayacağını bilmiyoruz. Sevgilimin kasığında sürekli sancılar meydana geliyor. Bunun yaptıklarımızla bir alakası var mı? Yoksa nedeni ne olabilir?
Tam bir cinsel ilişki dışındaki yollardan hamilelik oluşmaz. Ancak eğer erkek sevişme sonunda kadının üzerine boşalırsa, düşük de olsa hamilelik riski vardır. Sevişmenin size ya da sevgilinize bir zararı olmaz, aksine sevişmek zevkin ve sevginin paylaşımı olduğu için kişileri rahatlatır, mutlu ve huzurlu kılar. Ancak eğer sizin ya da sevgilinizin cinsellikle ilgili bir takım olumsuz düşünce ve inanışlarınız varsa, cinselliği ayıp, yasak, günah olarak görüyorsanız cinsel hazza suçluluk ve günahkarlık duyguları da eşlik edebilir. Özellikle cinsel ilişki sonrası sevgilinizin kasığında hissettiği ağrının, suçluluk duygularından veya boşalamamanın getirdiği gerginlikten kaynaklanıyor olması muhtemeldir. Sevgilinizle onun cinsellik konusundaki duygu, düşünce, istek ve beklentileri hakkında açık açık konuşmanızda ve sevişme sonrası partnerinizi boşaltmanızda fayda var.
Parafiliyle gerçekten başım dertte. Kadın ayağına karşı olan ilgi çocukluğumdan beri vardı. Ama boyutu daha hafifti. Daha sonra fazlalaştı. Sürekli yenileyen kriz gibi bişey yaşıyorum ve karşı koymak çok güç oluyor, bu herzaman da olmuyor, 3 ayda 2ayda bir oluyor. Aklıma durup dururken kadın ayağı ile ilgili hayeller geliyor. Evli değilim. Bir kadınlada birlikteliğim yok. Ama bu kriz geldigi zaman sürekli bir meni akıntısı ve sertleşme oluşuyor. Hiç bir uyaran olmadan sadece hayale gelmesi yetiyor ve kafamdan atmam da çok zor oluyor. Hatta mümkün olmuyor. Bu sorun yüzünden evlilik fikrinden kaçıyorum. Böyle bir kriz karşısında kullanılabilen bir hap veya başka bir tedavi yolu var mı?
Fetişizm, cansız bir nesne ya da bedenin bir bölgesinden tahrik olma ve cinsel doyuma ulaşmayı ifade eder. Ayak, çorap, ayakkabı, kalem, iç çamaşırı gibi nesneler fetiş nesnesi olabilir. Fetişizm, bilinçdışı kaygıdan kaçınmak için cinsel dürtüleri uygun olmayan nesnelere aktarma çabasıdır. Kişinin cinsel kimliğinin oluşumunda ödipal dönem olarak adlanırılan 3-5 yaşları arasındaki anne-baba ile kurduğu ilişki esastır. Çocuk bu dönemde ortaya çıkan bir takım sorunları aşamazsa, orada takılıp kalır ve bu sorunlar ileride parafililer (cinsel davranış sapmaları) olarak karşımıza çıkabilir. Parafililer genellikle tekrarlanan ve kişiye üzüntü veren özel cinsel fanteziler, yoğun cinsel dürtüler ve uygulamalar ile karakterize cinsel bozukluklardır. Cinsel terapi ile tedavisi vardır, rahat olun.
Ben 30 yaşında bekar bayanım. Babamı hiç tanımadım, 4 yaşlarında iken öldü. Küçükken sürekli ağlarmışım. Annemde beni kendi halime bırakırmış. Kocasını yitrmenin verdiği psikolojiyle bizimle ilgilenmemiş. Bu yoksunluklardan dolayı mı kendimi çok güçsüz çaresiz hissediyorum çok kolay mutlu olabilmenin yanında çok da kolay alınganlaşıp ağlayabiliyorum. Zorluklara direnebilmem sıfır. Anksiyete hastalığım iyileşmiyor bunda evlenememin bi erkek arkadaşımın olmaması mı etken? Benim yaşımda ablam var onun böyle bir sorunu yok. Aynı zamanda takıntı hastalığım var. Bunu psikoterapiyle aştığımı düşünüyordum ama geçmedi. Aşırı stres durumlarda alevleniyor. 7 yaşlarımda bile mastürbasyon yaptığımı hatırlıyorum. Özellikle yakışıklı bir erkek görünce. Şimdi öyle bir sorun yok. Hatta takıntım yüzünden cinsellikle ilgili her şeyden nefret ediyorum. Yakışıklı olsun olmasın tüm erkeklere karşı uyarılma gözlere bakamama söz konusu. Küçük yaştaki ilgisizlik mi beni bu duruma itti? Sizce bendeki problem nedir?
Çocuklukta yaşadığınız travmalar halen devam eden bir takım psikolojik sorunlara yol açabilir. Küçük yaşta babanızı kaybetmiş olmanız ve annenin ilgisizliği sonucunda yaşadığınız çaresizlik ve güçsüzlük hisleri şu an halen yaşamakta olduğunuz sorunların temelini oluşturuyor. Hayata karşı direnme gücünü kazanabilmeniz ve takıntılarınızdan kurtulabilmeniz için psikolojik yardım almanızda fayda var. Doğru bir uzmandan dinamik yönelimli bireysel psikoterapi aldığınızda sorunlarınızdan kurtulabilirsiniz, rahat olun. Çünkü yaşadıklarınız kader değil, değişebilir.
30 yaşında genç bir bayanım. Kayınvalidem bizde kalıyor. 4 aydır bizde ve kocamla 4 ay hiç birlikte olamıyoruz. Bizle oturuyor. Biz yatıyoruz o hala oturuyor onun için birlikte olmamıyoruz. Bizi duyar yada gözetler korkusu var. Psikolojim çok bozuldu. Ne yapmam gerekiyor?
Bu soruna eşinizle birlikte bir çözüm bulmanız gerekiyor. Eşinizle bu durumun sizi ne kadar rahatsız ettiğini, kendinizi kötü hissettiğinizi, özel hayatınızın ve mahremiyetinizin kalmadığını uygun bir dille paylaşmanızda ve birlikte bir çözüm üretmenizde fayda var. Eğer kayınvalidenizin yakın bir zamanda gitme ihtimali yoksa, eşinizle başbaşa kalabileceğiniz başka fırsatlar yaratmaya çalışabilirsiniz: Bizi duyar veya gözetler korkusundan kurtulmak için kapınızı kilitleyebilir, kayınvalidenizi birkaç saatliğine misafirliğe gönderebilir ya da siz eşinizle birlikte bir otele ya da arkadaşlarınızın evine gidebilirsiniz.
27 yaşındayım ve 44 yaşında nişanlımla birlikte 2 gün içinde 4'5 sevişmemize rağmen ereksiyon olamadığını fark ettim. Fakat boşalıyor. Kafasını tam olarak sekse veremiyormuş. Ben bakire olduğum için tam ilişki olmadığından böyleymiş. Sizce mantıklı mı? Bu istem dışı bir hareket değil midir? Bunun tam olarak nedeni nedir?
Erkekler hayatlarının belli dönemlerinde sertleşme sorunu yaşayabilirler. Sertleşme sorununun birçok nedeni olabilir. Herhangi bir hastalık, uzun süreli ilaç kullanımı, alkol, sigara ya da uyuşturucu, sağlıksız yaşam koşulları gibi nedenlerin yanı sıra, performans anksiyetesi dediğimiz erkeğin partnerini tatmin edememe ve sekste başarılı olamama kaygısı da sertleşme problemlerine yol açabilir. Erkek arkadaşınızız sizi tatmin edememe veya yaşı büyük olduğu için size yetememe endişesi yaşıyor olması muhtemel bir durumdur. Bunu ifade etmekten çekindiği için de sanki sorumlu sizmişsiniz gibi davranıyor olabilir. Bu sorunu erkek arkadaşınızla açık açık konuşmanızda, böyle bir durumun ikinizin ortak sorunu olacağını, birlikte bir çözüm yolu aramanız gerektiğini ve bir uzmana başvurarak gerekli tetkikleri yaptırabileceğinizi anlatmanızda fayda var. Sertleşme sorunu kader değildir ve tedavisi mümkündür, rahat olun.
9 yıllık evliyim, eşimle çok sık ilişkiye girmiyoruz. Son zamanlarda ilişkiden hemen sonra bende mide bulantısı, baş dönmesi, ateş ve aşağıdan yukarı beynime basınç oluyor. Biraz çıkardıktan sonra rahatlıyorum. Fakat kendimde bir halsizlik hissediyorum. Bu olay bir kaç saat sürüyor. Bunun sebebi nedir?
Cinsel ilişki sonrasında yaşadığınız bu rahatsızlıklar büyük olasılıkla psikolojik kökenlidir. Cinsellikle ilgili olumsuz duygu, düşünce ve inanışlarınız varsa, cinselliği bir görev ya da mecburiyet olarak görüyorsanız, asla cinsellikten haz almayacağınıza inanıyorsanız, eşiniz sizi bir takım hoşunuza gitmeyen cinsel davranışlarda bulunmaya zorluyorsa ya da eşinizle ilişkinizde bir takım sorunlarınız varsa, cinsel ilişki sonrası bu tip sıkıntılar yaşamanız mümkündür. Öncelikle cinselliğe bakış açınızı gözden geçirmenizde ve sizi rahatsız eden şeyin ne olduğunu bulmaya çalışmanızda fayda var. Ayrıca ilişki öncesi rahatlayın ve gevşeyin. Sıkıntılarınızı eşinizle açık açık paylaşmaktan da çekinmeyin.
21 yaşında 10 yıldır diyabetli bir erkeğim. Son zamanlarda bende boşaldıktan sonra meni gelmemeye başladı. Yani kuru boşalma oluyor. Ne yapmalıyım? Bu durum geçer mi?
Uzun süren diyabet orgazm ve boşalma fonksiyonlarını kötü etkiler. Boşalma gerçekleşmeyebileceği gibi meninin geri kaçması sonucu kuru boşalma adını verdiğimiz durumda ortaya çıkabilir. İlaç tedavileri, şekerin belli bir seviyede tutulması, düzenli kontroller, egzersizler ve koruyucu tedbirlerle şekere bağlı gelişebilecek cinsel sorunlar önlenebilir, bireylerin daha kaliteli bir cinsel hayat yaşaması sağlanabilir. Sağlıklı bir cinsel hayat için sağlıklı bir prostata sahip olmanız gerekmektedir. Çünkü boşalmadan sonra meni gelmemesi, diyabetin yarattığı strese, gerginliğe ve prostat bezi enfeksiyonlarına bağlı olarak da oluşabilir. Bunun için bir üroloji uzmanına başvurarak muayene olmanızda ve gerekli tetkikleri yaptırmanızda fayda var.
Geçen yıl yaptırdığım testte Hepatit B pozitif çıktı. Daha detaylı testler yapıldı, DNA vs. hep negatif çıktı. Doktor bana pasif şekilde taşıyıcısın dedi. İleride çocuğum olacağı zaman ne olacak? Benim yüzümden çocuğumda bu hastalığa mı sahip olacak? Yani ben bu virüsü taşımayan bir çocuk doğurup, bir birey yetiştirebilir miyim? Sırf bu büyük haksızlık diye düşünmekten çocuk doğurmak fikrinden uzaklaşıyorum.
Hepatit B, kan yoluyla, tükürük, ter, cinsel organ sıvıları gibi kan dışındaki vücut sıvılarıyla meydana gelen yakın temasla bulaşır. Derideki bir çatlak ya da açık yara ile temas eden bir damla kan ya da tükürük bile hastalığın bulaşması için yeterli olabilmektedir. Taşıyıcı anneden bebeğine de doğum esnasında bulaşabilir. Bu nedenle taşıyıcı annelerin doğumdan hemen sonra bebeklerine Hepatit B aşısı yaptırmaları gerekmektedir. Ayrıca doğumdan sonraki ilk 48 saat ile 7 gün arasında hepatit B serumu da verilmelidir. Aşı+hepatit B serum uygulamasıyla koruyuculuk %90-95'lere çıkmaktadır, rahat olun.
Eşimde anal bölgede karnabahar gibi küçük et parçaları var. Bu bir virüs olabilir mi? Bu virüsün bende nasıl belirtisi olur veya teşhis edilebilir? Cinsel hayatımızı nasıl etkiler? Cerrahi bir durum gerekir mi? Çocuk sahibi olmamız riskli olabilir mi?
Bazen dış üreme organlarında, haznede, makat ve idrar kanalının dışa yakın kısımlarında ağrısız, karnabahar görünümünde et kümeleri görülebilir. Human papilloma virüsünün (HPV) neden olduğu genital siğil adını verdiğimiz bu kabartıların (kondilom) tedavisi mümkündür, ancak zordur. Tedavisi edilmezse kümeler büyüyerek çevre organlara zarar verebilir, doğum yolunu, idrar kanalını, makatı tıkayabilir. Genital siğiller doğum sırasında anneden bebeğe bulaşabilir ve bebeğin solunum yolunda siğiller oluşarak solunum sıkıntısına yol açabilir. Anal bölgedeki et parçaları genital uçuğun veya kronik bir mantar enfeksyonunun habercisi de olabilir. Bu nedenle eşinizin bir uzmana başvurup, gerekli tahlilleri yaptırmasında fayda var.
Merhabalar. 36 yaşındayım. İlk cinsel deneyimim sırasında başlayan erken boşalmam 15 yıldır devam ediyor. Çeşitli tedavi yöntemleri denedim, ondan fazla hekime muayene oldum ama bu illetten kurtulamadım. En son gittiğim doktor makatıma bir anal prob sokarak boşalma sırasında kullandığım kaslarımı kontrol etmem için egzersizler önerdi. Çok tuhafıma giden bu öneri hakkında düşüncelerinizi almak istiyorum. Sizce bu egzersizleri yapmalı mıyım? Yaparsam netice alabilir miyim?
Bazı hekimler pelvik taban kasları adını verdiğimiz aşk kaslarının kasılmalarının aynı yönde ve karşı yönde eşzamanlı ve uyumlu hareketlerinden ortaya çıkan gücü kontrol etmeyi hastaya öğretmek için bu tedavi yöntemini önerebilir. Ancak çok nadir olarak araştırma amacıyla cinsel tedavi kliniklerinde uygulanan bu yöntemi yanlış kodlamalara yol açtığı için önermiyoruz. Erken boşalma sorununda en etkin yöntem cinsel terapidir. Cinsel terapi sürecinde erken boşalmanın nedeni araştırılır. Neden yanında tedavi için uygulanacak yöntemini de bize gösterir. Durumunuz hakkında daha sağlıklı bir karar verebilmek için, cinsel yaşam öykünüzün, erken boşalma kavramanızın ve tedavi girişimlerinizin ayrıntılı değerlendirilmesi ve analiz edilmesi gerekir. Başarısız tedavi girişimlerinizin çokluğu nedeniyle alanında tecrübeli bir cinsel terapist ile görüşmenizde fayda var. Ayrıca aşk kaslarınızı geliştirmek için kegel egzersizleri adını verdiğimiz tekniği de uygulayabilirsiniz. Bu egzersiz için idrarınızı yaparken idrarı yarıda kesmek için hangi kaslarınızı kullandığınıza dikkat edin. Bu kaslarınızı kasarken karın ve kalça kaslarınızın gevşek olmasına da dikkat edin. Bu test esnasında çalışan kaslarınız aşk kaslarıdır. Her birim egzersiz esnasında aşk kaslarınızı 5'10 saniye süreyle kasın ve bu kadar bir süre ara verin. Bunu arka arkaya 5-10 kez uygulayın. Bu egzersizleri günde 5'10 kez yapmanız sizin maksimum fayda görmenizi sağlayacaktır.
18 yaşında bir erkeğim. Her gece uykumda boşalıyorum. Mastürbasyonu ileride çocuğum olmaz diye yapmıyorum. Her gece boşalmam normal bir durum mu? Çok çaresizim, ne yapabilirim?
Erkeklerde ergenlik döneminden itibaren meni üretimi başlar ve ilk kendini gece boşalmasıyla gösterir. Mastürbasyon ile meninin boşalmasının sağlanamadığı durumlarda, uykuda kendiliğinden boşalma yaşanması normal ve beklenen bir durumdur, bir anormallik değildir. Yaşadıklarınız bir hastalık olmadığı için bir tedavisi de yoktur. Ancak gece boşalmasının olmaması için bedeninizin cinsel gereksinimlerini mastürbasyon ile karşılamanız gerekir. Mastürbasyon hakkındaki düşünceleriniz doğru değil, mastürbasyon kısırlık yapmaz, rahat olun. Mastürbasyonun sıklığını arttırdığınızda gece boşalmalarınızda zamanla sona erecektir.
31 yaşındayım, bugüne kadar cinsel ilişkiyle hiç orgazm olmadım, taklit yaparak karşımdaki insanı kandırıyordum ve mastürbasyonla sonuca ulaşıyordum. İki aydır devam eden çok güzel bir ilişkim var ama onu kandıramadım. Orgazm olamamamı kafasına çok takıyor, bu da beni üzüyor. Orgazm olmam için her şeyi yapıyor ama sonuç aynı. Sevişme sırasında çok zevk alıyorum, vajinamda ıslaklık oluyor. Bize yardımcı olursanız sevinirim.
Orgazm hem bedensel hem de ruhsal olarak rahatlama halidir. Kadının orgazm olabilmesi için bazı koşulların sağlanması gereklidir. Kadın öncelikle güzel sözler duymalıdır. Yeterince ön sevişme yapılması ve klitorisinde ritmik olarak uyarılması gerekir. Çünkü kadınlar klitorislerinden zevk alır ve boşalırlar. Çoğu kadın vajinal orgazm yerine, elle ya da oral yolla uyarıldığında klitoral orgazm olurlar. Bu normal bir durumdur. Ayrıca orgazm olmak öğrenilebilir bir davranıştır. Orgazmı bir hedef ve takıntı haline getirmeyin. Sonuca odaklanırsanız sevişmenin tadını çıkaramazsınız. Sevişmenin her anından zevk almaya çalışın. Her ilişki illaki orgazmla bitecek diye bir kural yoktur. Tabi sizi orgazm olmaktan alıkoyan bir takım düşünceleriniz de olabilir, bunlar cinsel terapiyle ortaya çıkarılabilir. Erkek arkadaşınız da cinsel ilişki sırasında orgazm olmamanızı kendi başarısızlığı olarak görmemeli ve bunu takıntı haline getirmemelidir.
İyi günler, 32 yaşındayım ve sağlıklı bir cinsel yaşamım yok erken boşalma ve sertleşme sorunum var. Bu yaşa kadar çekingenlik yüzünden bu derdimi kimseyle paylaşmadım. Bana yol gösterebilir misiniz? Şimdiden teşekkür ederim.
Erken boşalma ve sertleşme sorunları sıkça birlikte görülür. Sertleşme sorunlarının nedeni fiziksel de psikolojik de olabilir. Cinsel açıdan deneyimsiz olmak, aşırı heyecan, stres, maddi sorunlar ve eşle ilgili sorunlar sertleşememeye yol açabilir. Üzerinizdeki baskıyı ortadan kaldırmak için, rahatlamayı ve gevşemeyi öğrenebilirsiniz. Cinsellik bir sınav değildir, erkekliği kanıtlama aracı da değildir, sevişmenin her anından zevk almak önemlidir. Bu nedenle başaramama korkusu yerine durumunuzu kabul ederek mastürbasyon yaparken dokunmanın verdiği hazza odaklanabilirisiniz. Ayrıca ilaç tedavisi ile de sorununuzu çözülebilirsiniz. Erken boşalma da erkeklerin en yaygın sorunlarından biridir ve çözümü erkeğin boşalmasını kalıcı olarak kontrol etmeyi öğrenmesidir. Erken boşalma genellikle ergenlikte yakalanma korkusuyla mastürbasyon yaparken hızlı boşalmayı öğrenme, performans kaygısı, yeni bir partnerle ilişkiye girerken aşırı heyecanlanma, vb. gibi nedenlerden kaynaklanabilir. Boşalma denetiminin öğrenilmesi, refleks boşalma olan işeme, dışkılama gibi diğer biyolojik işlevler üzerinde denetim kazanılması süreciyle benzerlik gösterir. Rahat ve gevşemiş olmanızda, yakalanma korkusunun olmadığı bir ortamda mastürbasyon yapmanızda ve dokunmanın verdiği hazza odaklanarak boşalma refleksi üzerinde istemli kontrol elde etmeye çalışmanızda fayda var. Bu amaçla ilk önce idrar yaparken kendinizi tutup bırakın, böylece aşk kaslarınızı kontrol etmeyi öğrenebilirsiniz. Ayrıca mastürbasyon sırasında boşalmak üzere olduğunuzu hissettiğinizde durun. Dur-başla tekniği adını verdiğimiz bu uygulamada acil boşalma isteğiniz geçene kadar bir dakikadan kısa bir süre bekleyin ve sonra, tekrar başlayın. Bu şekilde 3 kez durdurduktan sonra dördüncüde boşalabilirsiniz. Bu sayede boşalmadan hemen önceki duyumları tekrar tekrar uzatılmış olarak fark edecek ve yüksek uyarılma düzeylerini boşalma ortaya çıkmadan daha uzun süre yaşayabilir hale geleceksiniz.
Kendimi güzel bulmuyorum, vücudumu beğenmediğim için erkek arkadaşımla sevişmek istemiyorum. Benim gibi çirkin biriyle neden sevişmek istiyor ki diye soruyorum kendime. Sizce bu durumdan nasıl kurtulabilirim? Yoksa sevgilim beni terk edecek.
İnsanın kendini sevmesi, beğenmesi ve saygı duyması çok önemlidir, insan kendini sevmeden yaşayamaz. Öncelikle kendinize ve bedeninize bakış açınızı değiştirmelisiniz. Hiç kimse kusursuz ya da mükemmel değildir, kendinizi olduğunuz gibi kabul etmeyi öğrenmelisiniz. Her sabah uyandığınızda aynanın karşısına geçip, ''kendimi olduğum gibi seviyorum ve kabul ediyorum'' diyin. Değiştiremeyeceğiniz özelliklerinizi kabul edin, değiştirebilecekleriniz için çaba gösterin. Örneğin kendinizi kilolu buluyorsanız beslenmenize dikkat ederek ve egzersiz yaparak kilo verebilirsiniz. Ya da giyiminize ve makyajınıza özen gösterebilirsiniz. Eğer kendinizle barışırsanız, erkek arkadaşınıza da hak ettiği ilgiyi gösterir ve kendinizi cinsellikten mahrum etmemiş olursunuz.
Merhaba, iyi günler beyefendi, ben size bir şey soracağım: Ben 34 yaşında bir kızım ve bundan 1 ay öncede nişanlımda birlikte olduk ama korkuyorum kızlığım bozuldu mu diye ama bozulmadığına kendim için pek bir kanaat getiremiyorum. Bana yardımcı olursanız sevinirim. İçimde gene de bir kuşku var. Cevabınızı en kısa zamanda bekliyorum, iyi günler dilerim.
Kızlık zarı vajina girişinin kenarında esnek bir yapıdır, doğada sadece kadınlar ve atlarda bulunur ve işlevinin ne olduğu tam olarak belli değildir. Ancak vajinayı enfeksiyonlardan koruduğu düşünülmektedir. Kızlık zarı vajina ağzını tamamen kaplayan bir yapı değildir, eğer öyle olsaydı adet kanı akamazdı. Bu nedenle normal şartlarda yani yeterince ön sevişme yapılır ve kadın yeterince sulanırsa kızlık zarında kanama, ağrı, acı, patlama, yırtılma ve delinme olmaz. Eğer kanama varsa ya kadın yeterince uyarılmamıştır ya da vajinasında bir enfeksiyon, yara ya da kesik vardır. Bizim toplumumuzda ilk ilişkide kanama olması beklentisi vardır, bunun nedeni de hem kadınlarımızın hem de erkeklerimizin cinsel açıdan deneyimsiz olması ve erkeğin kadın tam olarak ıslanmadan penisini vajinaya sokmaya çalışması sonucu oluşan tahriştir. Yani normal olan kanama olmamasıdır. Yine de içinizin rahat etmesi için bir jinekologa başvurmanızda fayda var.
